Demokrasinews Haber

Ancak ülkede bırakın yeni çözümleri, noksanlıkları bulunmasına rağmen eski uygulamaları arar hale geldik. Tüm orman alanlarını rant alanlarına çevererek madencilik adına işi talan boyutuna vardırdılar. Mevcut iktidarın ormancılık bilim ve tekniğine aykırı politika ve uygulamaları sonucunda; ormanların tahribatı devam ediyor.

Bölgemizde ise ya ormanlar yakılıyor, ya da ormanlar traşlanarak odun olarak ticari amaçla kullanılıyor.

Her ne kadar iktidar orman alanlarının arttığını iddia etse de tam aksine ormanların gün geçtikçe yok olmaya doğru gittiği bilinmektedir.

Kamuoyunda, orman alanlarındaki bu azalmanın en önemli nedeninin orman yangınları olduğu algısı yaratılsa da en önemli nedenlerin başında; aşırı odun üretimi ve maden işletmeciliği, bölgemizde ise “güvenlik” gerekçesi ile orman alanları yok edilmektedir.

Orman alanlarında verilen her türlü hukuksuz izinler ormanların yok olmasına neden oluyor.

Ormancılık ve ormanlarla doğrudan veya dolaylı çok sayıda hukuksal düzenleme mevcut olmakla birlikte, ormanların korunması, yönetimi ve işletilmesinde temel yasa olan 6831 sayılı Orman Kanunu, çıkarıldığı 1956 yılından bu yana 45 kez değişikliğe uğramış olup yapılan tüm değişikliklerin üçte ikisinden fazlası mevcut iktidar döneminde gerçekleşmiştir.

Cumhurbaşkanının imzasıyla orman dışına çıkarılmaya başlanan orman sahalarının satışını düzenleyen değişiklik 2022 yılında yürürlüğe girmiştir. 2022 yılı sonu itibariyle, bilim ve fen bakımından orman niteliğini kaybettiği gerekçesiyle orman sınırları dışına çıkarılan alan toplamı 645 bin hektar; Orman Kanunu’nun 16, 17/3 ve 18’inci maddeleri kapsamında verilen izinlerin genel toplamı ise 896 bin 52 hektar olmuştur. Bu izinlerin 567 bin 664 hektarı 2003-2022 yılları arasında, yani mevcut iktidar döneminde verilmiştir.

İlimizde ormanın yaşam koşullarının altında oldadır. Kişi başına düşen yeşil alan miktarı 15 m2 olması gerekirken bu,  0,70 m2’ye düşmüştür. Bölgemiz için en büyük avantaj olan ülkenin 1/5 sulak alanları, sazlıkları Van Gölü Havzasında olmasına rağmen ve yaydığı oksijen miktarı ormanlar kadar verimli olmasına rağmen rant ve çıkar uğruna bu alanlara milyonlarca m3 dolgu yapılarak, yapılaşmaya gidilerek bu değer biçilmez tutak alanlarımız katledilmiştir.

Her kesin temiz bir çevrede yaşama hakkı anayasal bir haktır. Her kesin bu en temel hakka sahip çıkması ve koruması bir insanlık görevidir.

Yaşanılabilir ekolojik-demokratik bir dünya dileği ile 21 Mart Uluslararası Ormanlar Günü tüm canlılara hayırlı olsunı diliyor, her kesin Ormanlar Gününü Kutluyoruz.