AB ülkeleri, Suriyeli mültecilerin gönüllü geri dönüşünü tartışıyor
Suriyeli mültecilerin geri gönderilmesi fikri, ülkeler göç konusunda daha sert bir tutum benimsedikçe AB genelinde ilgi görmeye başladı.
Avrupa Birliği (AB) üyeleri Çarşamba günü, son aylarda ilgi gören ancak tartışmalı bir fikir olan Suriyeli mültecilerin savaştan zarar gören ülkelerine gönüllü geri dönüşünü artırmanın yollarını konuştu.
Bazı diplomatlar, büyükelçiler arasındaki görüşmelerin AB Konseyi dönem başkanlığını yürüten Macaristan tarafından desteklendiğini ve Avrupa Komisyonu tarafından sunulan bir belgeye dayandığını söyledi.
Belgede, AB'nin Suriyeli mültecilerin geri dönüşünün desteklenmesinde Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği'nin (UNHCR) oynadığı rol vurgulanıyordu.
Bu geri dönüşler tamamen gönüllülük esasına dayalı olarak gerçekleşecek. Blok, Suriyelileri zorla sınır dışı edemez, çünkü bu kişilere neredeyse her zaman sığınma hakkı verilir.
Ayrıca geri göndermeme ilkesi, yetkililerin göçmenleri zulüm, işkence ya da başka türlü kötü muameleye maruz kalabilecekleri ülkelere sınır dışı etmelerini yasaklamakta.
Büyükelçiler ayrıca, vatandaşlarını geri dönmeye çağıran Beşar Esad'ın otokratik rejimi ile diplomatik ilişkilerin eksikliğine ve İsrail ile Lübnan arasındaki çatışmaların binlerce kişinin Suriye'ye geçişini tetiklediği Orta Doğu'daki gergin duruma da değindiler.
2011'de Suriye İç Savaşı'nın başlamasıyla birlikte milyonlarca kişi evlerini terk ederek çevre ülkelerde uluslararası koruma arayışına girdi ve birçoğu da Türkiye üzerinden Avrupa ülkelerine geçti. Türkiye'de İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Başkanlığı tarafından açıklanan verilere göre kayıt altına alınmış geçici koruma statüsündeki Suriyeli sayısı 3 milyondan fazla.
UNHCR, Avrupa ülkelerinin bir milyondan fazla Suriyeli sığınmacı ve mülteciye ev sahipliği yaptığını ve bunların yüzde 59'unun sadece Almanya'da bulunduğunu tahmin etmekte.
İsveç, Avusturya, Yunanistan, Hollanda ve Fransa da önemli bir nüfusa ev sahipliği yapıyor.
Geçen yıl yaklaşık 38.300 Suriyeli mültecinin geri dönmeyi tercih ettiğini belirten kurum, ülke içindeki koşulların "güvenlik ve onur içinde büyük ölçekli gönüllü geri dönüşlerin kolaylaştırılması için henüz elverişli olmadığını" kaydetti.
Güvenlik, geçim kaynakları, temel hizmetler ve barınma konusundaki endişeler, geri dönüş oranının düşük olmasının nedenleri olarak gösterildi. Suriye'de insanların yaklaşık yüzde 90'ı yoksulluk içinde yaşıyor.
Bu arada İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), "Lübnan'daki şiddetten kaçan Suriyelilerin, geri döndüklerinde Suriye hükümeti tarafından işkence ve gözaltında ölüm dahil olmak üzere baskı ve zulüm riskiyle karşı karşıya oldukları" uyarısında bulundu.
Benzer bir değerlendirme, Suriye'deki mevcut koşulların güvenli ve onurlu geri dönüşleri sağlayamayacağını defalarca dile getiren Komisyon tarafından da paylaşılmakta.
Üye devletler arasındaki görüşmelerin önümüzdeki aylarda da devam etmesi bekleniyor ve görünürde hemen bir ilerleme kaydedilmesi beklenmiyor. Ancak bu tartışmanın yapılıyor olması, tartışmalı konunun ele alınması yönünde artan bir siyasi istekliliğe işaret ediyor.
Bu ayın başlarında AB liderleri göç yönetimine yönelik daha sert bir yaklaşımı onaylamış ve Komisyon'u "dış kaynak kullanımı" projelerini araştırmak ve sınır dışı işlemlerini hızlandırmak için "güvenli üçüncü ülkeler" kavramını gözden geçirmekle görevlendirmişti.
Brüksel'deki zirvenin gündem maddelerinden biri de Suriye'ydi. Liderler sonuç bildirgesinde "AB Konseyi, UNHCR tarafından tanımlandığı üzere, Suriyeli mültecilerin güvenli, gönüllü ve onurlu bir şekilde geri dönüşleri için gerekli koşulların sağlanması ihtiyacını bir kez daha teyit eder," denildi.
Temmuz ayında İtalya ve Avusturya, sekiz üye devletin ortak mektubuna öncülük ederek, AB'nin Suriye stratejisinin "daha aktif, sonuç odaklı ve operasyonel" olmasını talep etmişti.
Bloğun diplomatik kolu olan Avrupa Dış İlişkiler Servisi (EEAS), İtalya'nın temel taleplerinden biri olan Suriye için özel bir temsilci atamayı düşündüğünü doğruladı.
AB ve üye devletler 2011 yılından bu yana ülkedeki ve bölgedeki Suriyelileri desteklemek üzere 30 milyar eurodan (1,1 trilyon Türk Lirası) fazla insani yardım ve kalkınma yardımı tahsis etti.
(euronews)
Benzer Haberler
Volkswagen işçi çıkartmaktan vazgeçmezse Almanya tarihi bir grevle karşılaşacak
BM yetkilisi: İsrail insani yardımı kestiği için Gazze'de hamile kadınlar risk altında
İran Savunma Bakanı, Beşar Esad ile Görüştü
İNGİLTERE GÖÇMEN KRİZİNE ÇÖZÜM ARIYOR: Türkiye ve Kürdistan Bölgesi'ne finansal destek sağlanacak
ABD'den Ukrayna'ya Amerikan silahlarını Rus topraklarında kullanma izni
İsrail ordusu Beyrut'un kalbini vurdu
Rus ordusu, Ukrayna'ya son üç ayın en yoğun hava saldırısını başlattı
'Hizbullah'ın medya sorumlusu öldürüldü' iddiası