Ermenistan ve Azerbaycan barışa yaklaşarak, Rusya'yı Güney Kafkasya'dan uzaklaştırıyor
Ermenistan ve Azerbaycan liderleri, yaklaşık 40 yıllık bir çatışmanın ardından barış anlaşmasını sonuçlandırmak ve yan yana bir gelecek kurmak üzere Abu Dabi'de bir araya geliyor. İmkansız olarak görülen barış, Rusya'nın Ukrayna'ya karşı başlattığı topyekün savaşın ardından gerçeğe dönüştü.
Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in perşembe günü Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) Abu Dabi kentinde bir araya gelerek barış anlaşmasının sonuçlandırılmasına yönelik atılacak adımları görüşecekleri ofisleri tarafından doğrulandı.
Bu, yaklaşık 40 yıllık çatışmanın ardından barış anlaşmasının taslak metni üzerinde mutabık kalmalarından bu yana Ermenistan ve Azerbaycan liderleri arasındaki ilk resmi ikili toplantı.
Bu toplantının sonuçları, sadece iki liderin üzerinde anlaştığı konular açısından değil, aynı zamanda Rusya'nın ilk kez Ermenistan-Azerbaycan denkleminde yer almaması nedeniyle de Güney Kafkasya'nın geleceğini şekillendirecek.
Erivan'da bağımsız bir düşünce kuruluşu olan Bölgesel Araştırmalar Merkezi'nin (RSC) Kurucu Direktörü Richard Giragosian Euronews'e yaptığı açıklamada, "Rusya'nın Ukrayna'daki başarısız işgali nedeniyle bunalmış durumda olduğunu ve bu durumun Rusya'yı dışladığını" söyledi.
Bu dışlanma Moskova'nın inisiyatifinden kaynaklanmıyor. Bakü ve Erivan, Rusya ile ilişkileri son birkaç yıldır önemli ölçüde kötüleştiği için Kremlin'den uzaklaşıyor.
Abu Dabi'deki görüşme aynı zamanda Ermenistan Başbakanı ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasında Giragosian'ın deyimiyle "savaş sonrası bu zor ortamda her iki diplomatik kulvarda da şaşırtıcı derecede ilerleme kaydedilen" benzer bir ikili görüşmenin ardından gerçekleşti.
Moskova'nın eski müttefikleri
Ukrayna'da batağa saplanan Moskova, eski Sovyet coğrafyasındaki nüfuzunu da giderek kaybediyor. Bu anlamda en çarpıcı değişiklik, Rusya'nın Güney Kafkasya bölgesinde onlarca yıldır sahip olduğu kaleyi kaybetmesi oldu.
Eylül 2023'te Azerbaycan, Kremlin'in merkezi bir aktör olduğu Ermenistan ile on yıllardır süren çatışmanın ardından, yıldırım askeri harekatıyla Karabağ bölgesinin kontrolünü tamamen geri aldı.
Giragosian, "Rusya'ya güvenmenin boşluğunu ortaya çıkardı, ama aynı zamanda Ermenistan ve Azerbaycan'ın ironik bir şekilde aynı arayışı, Moskova'ya karşı koyma ve Rusya'yı Güney Kafkasya'dan geri püskürtme politikasını paylaştıklarını söyleyebilirim," dedi.
Neredeyse iki yıl sonra Erivan ve Bakü, bir barış anlaşması metni üzerinde uzlaşarak ve yakın zamana kadar sonu görünmeyen kanlı bir çatışmanın ardından ilişkilerini normalleştirerek Rusya'dan uzakta tarih yazıyor.
Azerbaycan'ın Karabağ askeri harekatı Ermenistan'a Suriye ve İran rejimlerinin daha sonra öğrendiklerini gösterdi: Rusya, müttefiklerinin ihtiyacı olduğunda onlara destek olmak için devreye girmiyor.
Euronews'e konuşan Giragosian, Ermenistan'ın bunu daha erken, 2020'de, Karabağ'daki altı haftalık gerilim sırasında fark ettiğini, "Rusya'nın daha gerçekçi bir şekilde tehlikeli bir şekilde güvenilmez olarak görüldüğünü" söyledi.
Bölge artık "Rusya için bir baskı aracı olmaktan çıktığına" göre, Moskova kaçınılmaz olarak Güney Kafkasya üzerindeki etkisini sürdürmek için başka bir yol arayacaktır.
Ermenistan'ı istikrarsızlaştırmak
Moskova eski müttefiki ile iş birliğini onarmaya çalışıyor. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov 20 Mayıs'ta Erivan'ı ziyaret ederek Kremlin'in Ermenistan'la bağlarını sağlamlaştırma ve güçlendirme niyetinin sinyallerini verdi.
Giragosian'a göre, Ermenistan şu anda iki ayrı Rus dezenformasyon kampanyasına da maruz kalıyor. Bunlardan ilki, Rusya'nın Ermenistan'ın ikinci büyük şehri Gümrü'deki üssüne askeri yığınak yaptığı haberlerine odaklanıyor.
Giragosian'a göre, bu kampanyanın bir nedeni de Rusya'nın hem Ermenistan'a gözlemciler yerleştiren Avrupa Birliği'ni korkutmak hem de Avrupa'ya yaklaşan Erivan hükümeti üzerinde baskı kurmak istemesi.
Ukrayna askeri istihbaratı (HUR), Rus ordusunun Ermenistan'daki bir üste askeri varlığını arttırma emri olduğunu iddia ettiği bir belge yayınladı. Erivan, Rusya'nın Ermenistan'daki varlığını güçlendirdiği iddialarını yalanladı.
Giragosian'ın "aynı derecede saçma" olarak nitelendirdiği ikinci dezenformasyon kampanyası ise Rusya'nın "Ermenistan'da Amerikalılar tarafından yönetilen bir biyolojik silah tesisi" iddiasını içeriyor.
Moskova, geniş çaplı işgalden önce ABD'nin Ukrayna'daki biyolojik silah tesisleriyle ilgili benzer iddiaları defalarca dile getirmişti. Rusya geçmişte Gürcistan hakkında da benzer yalan iddialarda bulunmuştu.
Giragosian bu kampanyaların Rusya'nın zayıflığına işaret ettiğini söyledi. "Rusya Güney Kafkasya ve Orta Asya'da büyük ölçüde güç ve nüfuz kaybetti. Ancak bu geçici bir durum. Bu bir sapma. Ufukta bir fırtına görüyoruz," dedi.
'Ufuktaki fırtına'
Haziran ayı sonunda Ermenistan'da aralarında Apostolik Kilisesi'nden iki başpiskoposun da bulunduğu on beş kişi darbe planladıkları suçlamasıyla tutuklandı.
Başbakan Paşinyan, kolluk kuvvetlerinin "suçlu oligarşik ruhban sınıfının" Ermenistan Cumhuriyeti'ni istikrarsızlaştırmak ve iktidarı ele geçirmek için yaptığı geniş çaplı ve uğursuz bir planı engellediğini söyledi.
Bu tutuklamalardan birkaç gün önce Ermeni yetkililer, Ermenistan'ın ulusal elektrik şebekesinin operatörünü kontrol eden ve aynı zamanda siyasi hedefleri olan Ermeni asıllı Rus milyarder Samvel Karapetyan'ı gözaltına aldı.
Karapetyan tutuklanmadan önce kiliseyi desteklediğini ifade etmiş ve "Ermenistan'ın ve kilisenin bin yıllık tarihini unutan küçük bir grup insanın" dini kuruma saldırdığını söylemişti.
"Ben her zaman Ermeni Kilisesi'nin ve Ermeni halkının yanında oldum" diyen milyarder, niyetinin doğrudan bir göstergesi gibi görünen sözlerini de ekledi: "Eğer politikacılar başarılı olamazsa, kiliseye karşı yürütülen bu kampanyaya kendi yöntemlerimizle müdahale edeceğiz."
Darbe girişimi sorulduğunda Giragosian Euronews'e durumun "hem göründüğünden daha fazla hem de göründüğünden daha az" olduğunu söyledi.
"Daha geniş bir bağlamda, bu aslında Ermenistan'da demokratik yollarla seçilmiş hükümete karşı (Paşinyan'ın iktidara geldiği 2018 seçimlerinden bu yana) yapılan beşinci darbe girişimiydi," dedi.
"Bu beş girişimin hiçbiri çok ciddi değildi. Ermenistan hükümetine karşı yapılan hamlelerin çoğu da Rusya'nın faaliyetlerinden ziyade Rusya'nın desteğini almak için tasarlandı."
Giragosian, Moskova'nın Ermenistan'a daha fazla müdahale etmek istese bile, "Rusya'nın Ukrayna'nın her şeyinden bunalmış olması" ve Ermenistan'da nasıl algılandığı nedeniyle bunu yapamayacağını söyledi.
Güney Kafkasya'da Ukrayna faktörü
Giragosian Euronews'e yaptığı açıklamada, Ermenistan'ın ve diğer Rus komşularının "Rusya'nın Ukrayna'daki başarısız işgalinden" gerekli sonuçları çıkardığını söyledi.
"Ukrayna savaş alanından çıkarılan önemli bir ders, Rus silahlı kuvvetlerinin şaşırtıcı zayıflığı ve beceriksizliğidir. Bu, Rusya'nın komşuları olan yakın ve geniş coğrafyadaki tüm ülkeler için önemli bir ders."
İkinci ders ise, "Ermenistan'ın geleceğinin daha çok Batı'da olduğu ve artık Vladimir Putin modelinde otoriter bir liderliğe duyulan nostaljinin ortadan kalktığı."
"Rusya, kibri ve Ermenistan'ı hafife alması nedeniyle büyük ölçüde suçludur. Başka bir deyişle, gördüğümüz şey Ermenistan'ın bağımsızlığını yeniden ortaya koyması, Rusya'ya yıllarca aşırı bağımlılık pahasına egemenliğini güçlendirmesidir."
2025 yılının başlarında Ermenistan parlamentosu Avrupa Birliği'ne katılma sürecini başlatmayı amaçlayan bir yasa tasarısını kabul etti. Bu, Moskova açısından son derece düşmanca bir adımdı.
Giragosian ayrıca, "Rusya'nın Ukrayna'ya karşı işlediği korkunç suçlara bakarsak, Erivan tarihin yanlış tarafında olma riskinin de farkına vardı," diye ekledi.
Güney Kafkasya'da güç boşluğu
Giragosian, Azerbaycan ve Ermenistan'ın eski müttefiklerinden uzaklaşmasıyla Moskova'nın bölgedeki etkisini kaybetmesinin tehlikeli bir güç boşluğu yaratacağını söyledi. "Azerbaycan da Ermenistan gibi Rusya'nın arabuluculuk rolünü reddetmekte son derece haklı."
"Öfkeli ve intikamcı bir Rusya'nın, kaybettiği nüfuzunu yeniden kazanmak için tüm komşularına saldıracağı" yönünde endişe ve beklentiler var.
Her ne kadar Rusya şu anda Ukrayna'ya karşı yürüttüğü topyekün savaştan bunalmış olsa da, özellikle Ermenistan'da önümüzdeki Haziran ayında seçimler yapılacağı için "bu dikkat dağınıklığının sonsuza kadar sürmeyeceği" net bir şekilde anlaşılmış durumda.
Erivan, yaklaşan parlamento seçimlerinin Rusya'nın dezenformasyon kampanyaları ve seçmenlerin görüşlerini daha önce görülmemiş ölçekte manipüle etme girişimleriyle hedef alındığı Moldova'yı yakından izliyor olacak.
Bu bağlamda Ermenistan AB ile iş birliğini arttırıyor.
Giragosian, "Ermenistan'ın işlemsel yaklaşımı ihtiyatlı çünkü aşamalı. NATO üyeliğine ya da aşırı kışkırtıcı bir şeye yönelmiyor," dedi.
"Ancak Ermenistan'ın demokratik kimliğinin, meşruiyetinin ve istikrara yönelik bakış açısının, Putin Rusya'sına her türlü boyun eğmeye karşı Ermenistan'ı gerçekten güçlendirdiğini düşünüyorum."
Erivan aynı zamanda Türkiye ile ilişkilerini de normalleştiriyor.
"Türkiye, kaybettiği bölgesel liderlik rolünü yeniden kazanmaya çalışıyor" diyen Giragosian, Ankara'nın Türkiye'nin doğusunu istikrara kavuşturmak için Ermenistan sınırını yeniden açmayı düşündüğünü ve bu durumun ekonomik boyutuna işaret ediyor.
"Ticaret ve ulaşımın yeniden sağlanması açısından bir dereceye kadar kazan-kazan durumu bekliyoruz. Bu diplomatik ilerlemenin büyük bir kısmı da bundan kaynaklanıyor," dedi ve Rusya'nın nüfuzunu yeniden tesis etmeye çalışacağını sözlerine ekledi.
Giragosian'a göre, "Rusya Ermenistan'da hiç sevilmediği ve güvenilmediği için" Ermenistan'ın zaten karşı çıktığı bir strateji olan "Rusya, eğer akıllı davranırsa, özellikle Ermenistan ve Azerbaycan arasında ticaret ve ulaşımın yeniden tesis edilmesinde yönetici bir rol oynamaya çalışacaktır."
Ancak asıl zorluk, Giragosian'ın uyardığı gibi Ermenistan'daki değişikliklere değil, Rusya'dan gelecek olanlara hazırlanmak.
"Başka bir senaryoya hazırlıklı olmalıyız. Putin'in ertesi günü için, Moskova'da güç mücadelesi veren zayıf bir Rusya, bölgede aynı derecede ciddi bir meydan okumadır."
euronews
Benzer Haberler
Gazze'de pusu: 5 İsrail askeri öldürüldü
Terör örgütü PKK dakikalar içinde silah bırakıyor
Bahçelievler'de kamyon lastiği tamir sırasında patladı; lastikçinin ayağı kırıldı
Kavganın ortasında kalan genç kız, sopa darbesiyle bayıldı
Ermenistan ve Azerbaycan barışa yaklaşarak, Rusya'yı Güney Kafkasya'dan uzaklaştırıyor
En düşük emekli aylığı 16 bin 881 lira oldu: Kanun teklifi TBMM'den geçti
İletişim Başkanı Fahrettin Altun görevden alındı
Bursa'da Orman Yangınına Müdahale Eden Helikopter Tellere Takıldı: Facia Son Anda Önlendi